Ülkemizde her yıl kutlanmakta olan Kutlu Doğum Haftası, yani Peygamberimizin doğumunun yıldönümü, bu yıl da 14-20 Nisan tarihleri arasında kutlanıyor. Ne mutlu bizlere ki Kutlu Doğum Haftası, ülkemizde bir gelenek haline geldi. Engin hoşgörüsü ile bütün insanlığı kucaklayan “Gül Adam”ın mucizelerle müjdelenen kutlu doğumu, elbette asırlar öncesinden bütün insanlığa verilen en büyük müjde idi. Günümüzde onu anlamak ve anlatmak üzerine inşa edilen kutlamalar, bu nedenle çok anlamlı.

Ne mutlu bizlere ki; kitabımız, bütün zamanların en çok okunan kitabı olan Kur’an-ı Kerim’dir. Ne mutlu bizlere ki; bütün zamanların en çok sevilen şahsiyeti olan, Hazreti Muhammed (S.A.S) efendimizin ümmetiyiz.  O'nu bize rehber olarak gönderen ve "Ey Resulüm sen olmasaydın, kâinatı yaratmazdım." diyen Yüce Allah'a binlerce defa şükürler olsun... Bu kutlu günlerin kutlanmasına vesile olan, katkısı bulunan,  destek veren ve bu özel günün manevi ikliminde yüreklerimizin titremesine aracılık eden her şahıs ve kuruma selam olsun…

Ama asıl selam O’na olsun… Yolunda yürüyemediğimiz için bedbaht olsak da, yoluna kurban olduğumuz için bahtiyar olduğumuz, Nebiler Nebisine selam olsun…

Sünnetini terk ettiğimiz için başımız eğik olsa da, şefaatine nail olacağımız için mutlu olduğumuz, manevi aşkın tek temsilcisine selam olsun…

Sünnetini unuttuğumuz yetmiyormuş gibi, Dünyanın boş meşgalelerine dalarak kendi benliğimizi bile unuttuğumuz için hafıza fukarası olsak da, sevgisini kalbimizde büyüttüğümüz kâinatın son peygamberine selam olsun…

Örnek ve sade yaşantı tarzını yüreğimizde uyuttuğumuz için, bir gün karşımıza çıkacak olsa yüzüne bakamayacak hale gelmiş olsak da, samimiyetin emsalsiz bir timsali olan hoşgörü sultanına selam olsun…

Yakın akraba ve dostlarımıza bile katlanmayı beceremediğimiz için merhamet yetimi olsak da, küçük-büyük, din-milliyet ayrımı yapmadan ve her şeye rağmen, tüm insanlara değer veren tevazu deryasına selam olsun.

O’nun doğduğu zamanda, bütün Dünyada cehalet, zulüm ve ahlâksızlık hüküm sürüyordu. Allah inancı unutulmuş, insanlık karanlık bir girdabın içinde çırpınıyordu. Dünya yaşanmaz bir haldeydi. Sevgili Peygamberimizin (S.A.S.) tebliğ ettiği İslâm inancı ile aydınlandı Dünya. Ancak O’na inanan toplumlar, gerçek huzura kavuştular. O’nun doğduğu gece, insanlık için çok hayırlı bir başlangıç oldu. O’nun gelişiyle nurlandı bütün sevgisiz yürekler. O’nun sağladığı eşitlik, adalet ve kardeşlik, ne acı ki şimdi bile  yok yer küre üzerinde.

Eğer insanlık; O’nun bugün bile silinmeyen ve kıyamete kadar da silinmeyecek olan nurlu izinden gitmiş olsaydı, bugün çok daha uygar bir seviyede olurdu. O’nun en zor problemlere bile çok kolay çözümler sunan dehasını anlayabilseydi, bugün bir çok problemi, daha ortaya çıkmadan halletmiş olurdu. O’nun sünnetine uyabilse ve hayatını onun prensiplerine göre tanzim edebilmiş olsaydı, üzerinde yaşamakta olduğumuz gezegen, bugünkünden çok daha yaşanabilir bir Dünya olurdu.

Eh… Allah samimi olduğumuz bütün dileklerimizi tez zamanda gerçekleştirsin inşallah. Hemen bugün, Dünyadaki bütün hoşnutsuzluklar, bir an önce sona ersin inşallah.  İslam’ın kucaklayıcı atmosferi, bir an önce bütün Dünyayı sarsın inşallah. Rabbim hepimize, her daim Yunus’un diliyle; “Canım kurban olsun senin yoluna / adı güzel kendi güzel Muhammed” diyebilmeyi nasip etsin inşallah… Biz de yazımızı bitirirken, siz değerli okuyuculara, O “gül adam”ın kucaklayıcı  üslubuyla seslenelim o halde; Hepinizin, ama hepinizin haftası kutlu olsun inşallah…

  

Bir Şiir

Naat / Senin Üstüne

Kelamullah vahyedilen Muhammet

Feyzullah var mıdır senin üstüne

Gaffarın gönlünden kopan merhamet

Lütfullah var mıdır senin üstüne

 

Ya İsa Mesih’in övdüğü Resûl

İsmini İncil’den silenler mesûl

Nübüvvet mührünle değişti nesil

Bismillah var mıdır ben’in üstüne

 

Sana özel Kelime-i Şahadet

Senle güzel sav-mu salat ibadet

Sayende yaşandı devri saadet

Şadullah var mıdır günün üstüne

 

Ya Şahlar Şahının Rahmeti Ahmet

Burak’la seyahat Miraç’ta vahdet

İlahi muhabbet semavi sohbet

Sadullah var mıdır senin üstüne

 

Putpereste paymâl iken mazisi

Payenle payidar Hac arazisi

Ey Bedir fatihi Uhud gazisi

Seyfullah var mıdır şanın üstüne

 

Mahzundu Kâbe’nin ruhu İbrahim

Seninle şad etti Rahman-ı Rahim

Şefaat lûtfundur ya Abdürrahim

Nasrullah var mıdır senin üstüne

 

Az mı cefâ çektin az mı sefâlet

Azminle kapandı devri cehâlet

Ahiret yolumuz senle selâmet

Beytullah var mıdır yönün üstüne

 

Ümmetin olmuşuz Elhamdülillah

Borçluyuz suçluyuz Estağfurullah

Rahman seni kırmaz ya Resulullah

Abdullah var mıdır senin üstüne 

 

Kemâle ermişler cemâlin gören

Aşkınla bezemiş dokunu ören

Ak zambak misâli kokunu veren

Nurullah var mıdır tenin üstüne

 

O kadar ağır ki mesuliyetim

Cahilin cüreti naata niyetim

Ya Hakkın Habibi Resûl-i yetim

Hamdullah var mıdır senin üstüne

 

İtiraf gerekse samimiyetle

Şeytana şenlikdik umumiyetle

Fethullah eyledin İslamiyet’le

Emrullah var mıdır senin üstüne

Hayrullah var mıdır dinin üstüne… 

    Samsunlu Şair Cemal Safi

 

Bir Söz…

Kolaylaştırınız, güçleştirmeyiniz, müjdeleyiniz, nefret ettirmeyiniz... (Hadis-i Şerif)

 
Bir Fıkra…

Arkadaşlarından biri Nasrettin Hoca’ya sorar;
“Hoca, Dünya kaç metre?”
Tam o sırada bir cenaze geçiyormuş yanlarından. Hoca onu göstererek cevap vermiş;
“Ona sor! Bak, ölçmüş biçmiş, gidiyor!..

 

Özlenen-Beklenen

Kulların kula kul olmadığı bir Dünya...

 

Duvar Yazısı

Çok şükür. Her şey var ama şükür yok...

Askerlik Anıları

Eskişehir’in bir köyünde imam olarak görev yapmakta olan Ragıp Çavuş, askerlik hizmetini yapmak için bulunduğu Samsun’a gelmişti. Akşam saatlerine kadar şehri gezdikten sonra birliğine teslim olmak için belediye otobüsüne binmişti. Birliğin bulunduğu yere gelince şoföre seslendi ve müsait bir yer diyeceği yerde dili sürçtü:

-Şoför bey, mübarek bir yerde inebilir miyim?..

Şoför cevap verdi:

-Az ilerde camii var yeğenim. Orda inersin…

      K.Oğuz “Asker Gülmez Güldürür” Sayfa: 63


Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.